25 Aralık 2015 Cuma

Bosna Hersek-1



Eşimin sempozyumu nedeniyle 2012 yılında görme fırsatım oldu bu güzel ülkeyi. Keşke diyorum,  keşke gitmeden okusaydım şu kitapları o zaman bir başka bakardım binalara, yollara,şehirlere, köylere. Size tavsiyem İncir Kuşlarını ve Drina Köprüsünü okumanız, varsa başka Bosna’yı anlatan kitaplar benimle paylaşırsanız çok sevinirim.

Mayıs ayında Saray Bosna’nın küçük havalimanı (Sarajevo)’ya öğle saatlerinde indik. THY’nin minik bir uçağıyla yaptığımız yolculuk gayet keyifli sorunsuz geçti.

 

Ülkeye adım atar atmaz sizi beyaz yüzlü güzel insanlar karşılıyor. Pasaport kontrolünün ardından otele gitmek için taksiye bindik size tavsiyem pazarlık yapın, olmuyorsa taksimetre açtırın o da mı olmadı havalimanından çıkın ve yol kenarından bir taksi çevirin, böylece ilk kazığınızı yememiş olursunuz. (biz 10 liraya gidebileceğimiz bir mesafe için 25 lira verdik L İlidza bölgesinde bulunan Terme Hotel de kaldık, adından da anlaşılacağı gibi termal bir otel. (Türkiye deki otel konforunu asla aramayın hayal kırıklığı yaşarsınız) 

 

 
İlk günümüz çevreyi tanımakla geçti, otele yakın, Turkuaz adında bir Türk restorandı, bir de Brojlovic adlı Boşnak restorandı mevcut tabi ki tercihimiz ikincisiydi. Et sever misiniz? Sevmiyorsanız da bu ülke de seversiniz harika etleri var, yiyebileceğiniz en ünlü yemeklerden biri cevabi, bizim İnegöl köfteye benziyor (ama bence daha güzel Onlarda ayran koyu bir bardak yoğurt demek, su katılması bir nevi sahtekârlık gibi algılanıyor. Cevabi bazen soğanla bazen de kaymakla ikram ediliyor hepsi de harikaydı.

Sizi resimlerle baş başa bırakıyorum. İkinci bölümde görüşmek üzere.